Skip links

Kurak Topraklardan Filizlenen Fikirler: Kız Çocuklarından Kadın Girişimcilere Bir Yolculuk

“Her kadın girişimci, karşısına çıkan engelleri fırsata çeviren bir değişim mimarıdır.”

Çevremizdeki ihtişamlı her ağacın ve her bir ormanın kurak topraklara inat birkaç fidan ve tohumdan yeşermesi gibi, her bir girişim ve başarı hikayesi de bazı yanlışlara ve eksikliklere karşı geliştirilen fikirlerden doğar. Bu fikirler, bazen bir hayal kırıklığından, bazen bir eksiklikten, bazen de bir yanlış anlaşılmadan beslenir.

Tıpkı içinde eşitsizliğe karşı haykıran kıvılcımları saklayan küçük kız çocuklarının büyüyüp dünyayı değiştiren büyük girişimciler olmaları gibi. Küçük yaşlardan itibaren kendilerinin ve büyüklerinin karşılaştıkları eşitsizlikler, onların içindeki mücadele ruhunu ateşler. Kendi ve kendinden önceki nesillerin deneyimlerinden beslenen kız çocukları, toplumdaki eksiklikleri ve adaletsizlikleri fark eder ve bu boşlukları dolduracak projeler, girişimler ve fikirler ile dünyaya iz bırakacak birer rol model girişimci halini alırlar.

Bunları sadece cinsiyet eşitsizliğine karşı girişimlerle değil aynı zamanda çoğu toplumun “erkek iş” diye nitelendirdiği alanlarda da “Biz varız” diyerek mücadelelerini sürdürüyorlar. Kadınlar, bu sektörlerde yer almakla kalmıyor ayrıca kadınların liderlik ettiği şirketler, iş dünyasında kapsayıcı, yenilikçi ve çeşitliliği teşvik eden bir iş kültürü inşa ediyorlar. iş ortamları yaratıyorlar. Aynı zamanda lider pozisyonlara gelerek topluma ilham veriyor ve değişimi tetikliyorlar. Özellikle kadınların liderlik ettiği şirketlerin daha sürdürülebilir ve yaratıcı çözümler ürettiği görülüyor. Çünkü çeşitliliği teşvik eden iş ortamları, farklı bakış açılarını bir araya getirerek, daha geniş bir yelpazede düşünme ve hareket etme yetisi kazandırıyor.

Kadın liderlerin etkisi ekonomik başarıdan çok daha fazlasını ifade ediyor. Toplumsal fayda yaratma konusunda da güçlü bir iz bırakıyorlar. Araştırmalar, kadınların kurduğu şirketlerin %63’ünün topluma olumlu sosyal etkiler sunduğunu gösteriyor. Kadın girişimciler, toplumsal sorunlara çözüm üretme konusunda erkeklerden daha duyarlı bir yaklaşıma sahip. Bu da onların yalnızca birer girişimci değil, aynı zamanda toplumun yapısını güçlendiren, fark yaratan liderler olduğunu kanıtlıyor.

Ancak, hâlâ çözülmesi gereken büyük sorunlar var. Dünyada her 5 kız çocuğundan 1’i hâlâ eğitim hayalleriyle uykuya dalarken, kadın girişimcilerin oranı dünya genelinde yalnızca %30, Türkiye’de ise %13 seviyesinde. Tüm bu eşitsizliklere rağmen, kadınlar cesaretleri ve kararlılıklarıyla bu tabloyu değiştirmek için çalışıyor.

Bugün etrafımızda gördüğümüz kadın girişimciler; omuz omuza çalıştığımız arkadaşlarımız, ilham aldığımız liderlerimiz, parkta oyun oynayan miniklerimiz… Her biri, bir değişim kıvılcımı taşıyor ve bu kıvılcımı bir başarı hikâyesine dönüştürme yolunda ilerliyor.

Daha fazla kadının eşit fırsatlarla buluştuğu bir dünya, sadece kadınlar için değil, toplumun tamamı için daha güçlü ve umut dolu bir gelecek demektir. Bu yüzden kadınların yanında durmak, sadece onlara değil, insanlığın ortak geleceğine yapılan bir yatırımdır.

Saadet Azra AYDIN

Leave a comment